Değiş Ton Ton
Epey zaman geçti üstünden, Ankara’dan Arzu ile telefonda konuşuyorduk. Son 5- 6 konuşmamızda ben hep işten çıkmış oluyordum, o da 2. Mesai yolunda trafikle mücadele ederken yakalıyordu beni. Yine o zamanlardan birinin tam ortasında belki cevapladığım telefonda, Ne olsun Arzucum Değiş Ton Ton oynamaya gidiyorum dedim birden. Gülmeye başladı. Aaaa çok yaşa Ayşegül dedi, bizim kuşaktan sonrakiler zor hatırlar o çizgi filmi dedi.
Yumurta şeklinde ton tonlar vardı, çizgi film boyunca onlar şekilden şekle girerlerdi. Hele anne ton ton, çocuklarıyla oynarken bir bakardık kaydırak olmuş, bir bakardık, yağmur yağmış şemsiye olmuş. Bir bakardık, sandalye olmuş. Çocuk aklımla, bu yeteneğin sihrine kafa yorar, nasıl olduğunu anlamaya çalışırdım tabii. O çizgi filmi izlerken kaçırdığım felsefenin ne olduğunu bugün annelik deneyimlerim sırasında yaşıyorum. Meğer o çizgi film bir annenin/babanın hayat boyunca nasıl rolden role girdiğini, görünürdeki yapısının sanal, asıl olanın ailenin devamı için türlü hallere bürünmesi gerektiğini anlatırmış.
Siz çalışan anneler şimdi bir kendinize dışarıdan bakın, gün boyunca iş yerinizdeki Network takımlarınızın içinde, topuklu ayakkabılarınızla, cinsiyetin hiç mi hiç kale alınmadığı ortamlarda girip çıktığınız toplantılarınızı düşünün. O kimlikte hepimiz aslında erkek değil miyiz,? Bizim Quantum Profesyonellerimizin tanımladığı Eril Enerjimizle oralarda var olmuyor muyuz ? % 100. Zarafet, narinlik, duygular paketlenmiş, liderlik, takipçilik, tuttuğunu koparma, durmadan koşma, tırmanma,. Süper annenin iş dünyası versiyonu.
Akşam oldu. Eve dönüş. İş Şalterini indir, daha doğrusu indirmeye çalış, beyninde sürekli yanan ampullerin işe ait olanlarını 8-10 saatliğine söndür. Ruh halini, gün boyunca seni hareke geçiren % 80 mantık- % 20 duygu dozundaki kimyanı dönüştürmeye başla. Yolun yarısı: Doz : % 40 Mantık – % 60 duygu Enerji : Sakin, özlem dolu, yumuşak, sıcak, Dış görünüş : Birazdan topuklular ve takımlar yatağın üzerine atılacak,, ev kıyafetleri ve Twiggy’ler giyilecek.
Ah pardon ya, aradaki ‘Eve ne lazım ?’ sürecini unuttum. O telefon çoktan edildi eve. Süper annenin takipçiliği yine sahnede. Evdeki düzenin genelde tek sorumlusu : Süper Anne
Yoğurt sorumlusu, süt sorumlusu, ekmek, corn flakes sorumlusu.
Bu da bitti. DEĞİŞ TON TON evdeyiz. Yanaklarda öpücükler, kucak kucak dokunuşlar, koklaşmalar
Kostüm değişikliğinden sonar sıra mutfakta. DEĞİŞ TON TON.
Vakit varsa, ne istersiniz ne pişireyimler, vakit yoksa hadi birlikte bir şeyler yiyelimler, yavaş yavaş ödevler ne durumdalar , derken sırada BAŞÖĞRETMENLİK- DEĞİŞ TON TON
Farkında mısınız sahnede hala BABAya verilen merhaba öpücüğünden, ya da evdeki diger gündem maddelerinden hiç bahsetmedim.
Ödevler, bugün nasıl geçti, anne biliyor musun bugün ne oldu, uzay kampı formumu doldurur musun ?, Proje ödevim için Youtube’da video izlememiz lazım, teknoloji zamanımı 10 dakika uzatabilir miyiz anne ?
2. Mesai son tur : Çocuklar diş fırçalama-Pijama –kitap yatağa anonsu !!!
Aradaki itirazlara karşı şövalye edası ile bugün hangi oyunları kullansam, nasıl motive etsem, düşünceleri,
YATAKTAYIZ .
DEĞİŞ TON TON çocuklar uyuyana dek gözleri kapanıp sızıp kalmasın diye yine türlü yollar denendi. Süper Anne, başardıysa elindeki kitabı bıraktı, okul çantalarını kapının önünde hazır etti,, ev, çocuklar ve okul ile ilgili TO DO LIST ini şöyle bir gözden geçirdi ve zihninde check leri attı , silkelendi, DEĞİŞ TON TON . Süper ANNE şimdi de bir EŞ :
Kahve, çocuklarla ilgili olmazsa olmaz sohbet, evin düzeni, işlerle ilgili belki,
SONRA ? Sonrası SÜPER ANNE hala ayakta ise ROMANTİK, değilse, televizyonun önündeki kanepede, üzerinde bir battaniye, sızmış.
Kısa Bir ara … Cep telefonu alarmı her zamanki gibi 6:30 da çalacak. Çalınca ne olacak ?
DEĞİŞ TON TON
Ayşegül Akşak